2017 Dedef Pikniği Gerçekleşti

Munzur Özgür Akacak. Pikniğinde Buluşalım. 28/ Mayıs/ 2017 Pazar.
Paşaköy C Tipi Mesire Alanı Sancaktepe
“Munzur Özgür Akacak” “Dersim Festivali Halkındır” şiarıyla düzenlediğimiz pikniğe ilgi yoğundu…

Hepimiz Nuriye ve Semihiz!

Boşuna ”hukuk iktidarların fahişesidir” dememiştir Bakunin…

Zulümle, İşkenceyle Yenemediklerinizi Operasyonlarla, Gözaltılarla, Tutuklamalarla, Komplolarla, İftiralarla, Yalanlarla YENEMEZSİNİZ..!!

Akademisyen Nuriye Gülmen ile öğretmen Semih Özakça, “İşimi, ekmeğimi, onurumu istiyorum” diyerek başlattıkları açlık grevinin 76. gününde çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Adli kontrol için karakola gidip imza atmalarına karşın önceki gece düzenlenen ev baskınının ardından gözaltına alınarak adliyede savcıya ifade veren Özakça ve Gülmen, savcının sorularının ardından tutuklama talebiyle nöbetçi Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi,

Mahkeme, tutuklama gerekçesinde Gülmen ve Özakça’nın “üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair kuvvetli suç şüphesinin var olduğu” değerlendirmesinde bulundu. Mahkeme “tutuklanmamaları halinde adaletin işleyişine zarar verecekleri ve eylemlerin ceza süreleri dikkate alındığında adli kontrol koruma tedbirlerinin yetersiz kaldığı” gerekçeleri ile Gülmen ve Özakça’nın tutuklanmasına karar verdi, Gülmen ve Özakça’nın Sincan Cezaevi’ne götürüldüler.

Şimdi herkesin kendi dilinde itiraz etme, hak arama zamanı. İsteyen dua etsin, isteyen türkü yaksın, isteyen eylem yapsın. Ama susmasın…

Nuriye ve Semih tutuklandı. Onların tutuklanması AKP’nin çaresizliğidir.

Şimdi görevimiz Nuriye ve Semih’in yaktığı ve bütün ülkeye yayılan direniş ateşini daha da büyütmek.

Nuriye ve Semih Yalnız Değildir

 

ESENYURT DERSİMLİLER DERNEĞİ

Yaşasın 1 Mayıs..

Haksızlıkların, eşitsizliklerin, adaletsizliklerin ve ezilmenin olmadığı, emeğin sömürülmediği, aydınlık, eşit ve güzel bir dünyayı göreceğimiz günlerin geleceği umuduyla, tüm emekçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutlarız.
Yaşasın 1 Mayıs..
1. Mayıs 1. Mayıs alanında kutlanılır
ESENYURT DERSİMLİLER DERNEĞİ

 

Kızıldere son değil savaş sürüyor..

Kızıldere’de katledilen Mahir Çayan ve yoldaşları katledilmelerinin 45. yılında bir kez daha anılıyor.

Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan’ın idamını engellemek isteyen THKO ve THKP-C üyeleri tarafından 26 Mart 1972’de düzenlenen eylem sonucu Ünye’deki NATO üssünden üç İngiliz teknisyen kaçırılmıştı.

Üç İngiliz teknisyenle birlikte Kızıldere’ye gelen devrimcilerin kaldığı ev 30 Mart 1972’de komandolar tarafından sarılımış, saldırı sırasında Mahir Çayan, Hüdai Arıkan, Cihan Alptekin, Nihat Yılmaz, Ertan Saruhan, Ahmet Atasoy, Sinan Kazım Özüdoğru, Sabahattin Kurt, Ömer Ayna ve Saffet Alp katledilmişti.

Kızıldere’de hayatını kaybeden devrimcileri saygıyla anıyoruz:

“Seyit Rıza ve Dersim Tertelesi” söyleşisi.

Esenyurt Dersim’liler derneğinde:”Seyit Rıza ve Dersim Tertelesi” söyleşisi.
Esenyurt Dersimliler Derneğinin organize ettiği “Seyit Rıza ve Dersim Tertelesi” konulu söyleşi ve kitap tanıtım etkinliğine “İki tutam saç ; Dersim’in kayıp kızları belgeseli” yönetmeni yazar Nezahat gündoğan, eşi yazar Kazım gündoğan , “3. Bölge Ardahanlılar Derneği” ,”Demokrat Göleliler Platformu” ve Muzaffer oruçoğlu okurları katıldı.
Esenyurt Dersim’liler derneği başkanı Hüseyin kalanç’ın yönettiği söyleşide Nezahat ve Kazım Gündoğan Dersim katliamı ve sonrasında Yaşananlar ile Seyit Rıza’nın idamı hakkında birer sunum yaptı.
Soru cevap bölümünden sonra Kazım ve Nezahat gündoğan kitaplarını imzalarken, Yazar ve sanatçı Muzaffer Oruçoğlu selamlanarak “Tohum” ve “Dersim” kitapları tanıtıldı.
Söyleşide ilk sözü olan Nezahat Gündoğan ,Dersim katliamı ile saklanmak istenen gerçekleri araştırmaya (Bir anlamda bireysel kavgalarına) 2012 yılında başladıklarını, o günden bu yana 500 kadar tanıkla görüştüklerini , Dersim katliamı hakkında bilinenlerin çoğunun Nuri Dersimi’nin anılarını yazdığı kitaplara dayandığını ama bu eserlerin gerçeği tam anlamıyla yansıtmadığını,kadın ve çocukların zehirli gazlarla mağaralarda katledilme hikayelerini olayın tanıklarından dinledikçe gerçekleri halkla buluşturma isteklerinin arttığını,tarihsel gerçeklerin sanat sayesinde (Muzaffer oruçoğlu’nun Dersim romanı örneğinde olduğu gibi) daha etkili ve estetik bir yolla halka ulaştırılabileceğinden, Avustralya devletinin Aborjin’lerden özür dilemesine yol açan süreci Marlo Morgan’ın ‘Bir çift yürek’ romanının başlattığından, sanatın olaylara vicdani bir bakış sağlayarak etkili olduğundan bahsetti.
Yazar ve yönetmen Nezahat Gündoğan sözlerine ayrıca ; Tayyip Erdoğan’ın “Dersim konusunda gerekirse özür dileriz” lafına neden olan süreci başlatan şeylerden birinin ‘Dersim’in kayıp kızları’ belgeseli olduğunu, toplumu bilgilendirme işinin daha merkezi ve örgütlü bir şekilde sanat aracılığıyla yürütülmesi gerektiğini, Dersim konusunun ilk kez ‘Barış süreci aldatmacası’ döneminde gündeme gelebildiğini, buna rağmen devletin katliam belgelerini (özellikle katliamın video görüntülerini) halka açmadığını da ekledi.
Daha sonra sözü araştırmacı yazar Kazım Gündoğan aldı, Gündoğan konuşmasında şunları söyledi:
-Seyit Rıza savaş hukuku kuralları bile hiçe sayılarak adil olmayan bir yargılama ile idam edileli 79 yıl oldu.
-Dersim sorunu genel olarak İslamla başlıyor, siyasal İslamın Kızılbaşları ve Müslüman olmayanları İslamlaştırma politikaları 15.yüzyılda yoğunlaştı.
-Dersim sorunu Ebu suud Efendi’nin fetvaları ile başladı.
Osmanlı’dan bu yana egemenler programlanmış katliamlar yaptı.
-Ermeni ve Rum mallarının yağmalanması İttihat ve Terakki tarafından yeni kurulan ulus devlete kaynak yaratmak için organize edildi.
-Cumhuriyet Alevilere ‘Eşit yurttaşlık’ sözü vermesine rağmen bu sözü tutmadı.
-Alevilerin Şeriat karşısında Kemalizme yakın durmasının nedeni temelde iki düşman arasından daha tehlikeli olana uzak durma çabasıdır.
-‘isyan ettiler’ yalanının nedeni katliama meşruluk kazandırma çabasıdır.
-Dersim isyancı ise, Dersim halkı neden ilk meclise beş vekil yolladı?
-İsyan edecek Dersim, devletin Dersim’li aşiretlerden istediği on bin kadar silahın sekiz binini neden devlete teslim etti?
-‘Cahil’ denilen Dersim’de o dönemde neden diğer illerden daha çok okul vardı?
-Dersim’liler neden Çanakkale’de veya Ruslara karşı savaştı?
-Vergilerini neden diğer bölgeler gibi ödediler?
-Neden 30 kadar aşiretten beşi isyana katıldı?
-Meclis neden soykırımla ilgili 150 bin kadar belgeyi halka açıklamıyor?
-Dersim aleviliği İslamla harmanlanmayan otantik bir bölge olduğu için Türkleştirme-Sünnileştirme zor yolu ile gerçekleştirildi.
söyleşi 18.00 de sona erdirildi.

Derneğimizde Film Gösterimi Başlıyor

Ücretsiz olarak sinema tadında ses sistemi ve sinevizyonumuz ile yeni dönem film gösterimlerine 13.11.2016 Pazar günü saat 17.00 de “SIKIYÖNETİM” Filmi ile başlıyoruz  Tüm Üye ve Dostlarımız Davetlidir.

Esenyurt Dersimliler Derneği

İdam edilişlerinin 79. yılında Sey Rıza ve yoldaşlarını anıyoruz!

Aradan 79 yıl geçmesine rağmen Seyit Rıza ve arkadaşlarının mezar yerleri halen açıklanmamıştır. Ailelerinin ve Dersim toplumunun bu talebinin yıllardır yerine getirilmemesi bile AKP zihniyetini net bir biçimde ortaya koymaktadır.

Kitap İmza

38anma

Cumhuriyet susturulamaz..

Cumhuriyet susturulamaz..
Ülkede iktidarın yanında olmayan herkesin “düşman hukuku” içerisinde cezalandırıldığı bir süreç yaşanırken, yapılan hukuksuzluklara karşı dava açılmasını, avukatlarla görüşme hakkı da dahil savunma hakkını kısıtlayan kararlar yeni KHK’larda yer almış, hukuksuzluk bir kez daha hukuk halini almıştır.
Gözaltı, işkence, tutuklamaların günlük hale geldiği, Her saldırısına yeni bir halka ekleyen AKP iktidarı OHAL bahanesiyle, darbe girişimiyle hiçbir alakası olmayan KHK’larla halka karşı saldırısındaki keskinliğini açıkça göstermektedir. Otuz güne kadar süren keyfi gözaltı kararları, öğretmenlerin mesleklerinden ihraç edilmeleri;
üniversite, liselerdeki öğretim üyesi, özel güvenlik kılığındaki polislerin öğrencilere saldırması;
“proje okul” kapsamında okulların imam-hatipleştirilerek gericileştirilmeye çalışılması; avukatların kendi mahkemelerine dahi girememesi, hukukun ayaklar altına alınması;
yerel yönetimlere kayyum atanması;
barış, çözüm aldatmacalarıyla milletvekillerini tutuklatması;
eylem, yürüyüş yapmak isteyenlere biber gazı, joplarla saldırılması
ve son zamanlarda muhalif basın emekçilerine yapılan saldırıları, AKP iktidarının çözümsüzlüğünün ürünüdür.
Tüm bu olumsuz gelişmeler yaşanırken basın-yayın organlarına yönelik kapatma kararlarının devam etmesi, gerçeği gizleme ve eleştirileri susturma çabası olarak görülecektir. Cumhuriyet Gazetesi yöneticilerinin ve yazarlarının keyfi ve dayanıksız suçlamalarla gözaltına alınması ve Cumhuriyet Gazetesinin susturulmak istenmesi faşizmin geçmişte kalmadığını göstermektedir.
İktidarın baskı, linç, karalama politikalarına ve faşizan uygulamalarına inat, emekten yana, halkın haber alma hakkı için mücadele veren, gerçekleri korkusuzca sayfalarına taşıyan Cumhuriyet Gazetesi’ne, asla yalnız değilsiniz diyoruz!

ESENYURT DERSİMLİLER DERNEĞİ

Dersim Meclis Girişiminden Esenyurt Dersimliler Ziyaret

Esenyurt ta bulunan Esenyurt Dersimliler Derneğ’ine 29.09.2016 günü saat 19.00 Dersim Meclisi Girişimi tarafından yapılan ziyarette, Dersim Meclisi Tartışıldı.

Dersim Meclisi Girişimi olarak Kazım Gündoğan, Cemal Taş, Ali Haydar Çavuş Nihat Sarı ilk sözü Kazım Gündoğan alarak;  Esenyurt Dersimliler Derneğinde olmaktan mutluluk duyduğunu kaydeden Gündoğan, derneğin çalışmalarını yakından takip ettiklerini ve çalışmalarından dolayı yönetim kurulunu kutlayarak , Dersim Meclis Girişimi’nin Türkiye ayağı, ilk toplantısını 18 Haziran 2016’da İstanbul’da gerçekleştirmişti. Dersim’in sorunlarına çözüm yolları arama, Dersimin tarihsel, toplumsal, kültürel, inançsal , siyasal sorunlarının demokratik bir zeminde tartışıldığı, düşünsel sentezlerin oluşturulduğu , ortak sorunların ortak bir dile dönüştürülmesinde kalıcı rol oynayan, Etnik bakımdan Kürtlerin, Kırmançların/Zazaların, Ermenilerin, inanç bakımından Kızılbaşların, Hıristiyanların, Atesitlerin, Müslümanların ortak yurdu olan Dersimin tüm bu renklerini bir arada açtığı, tartıştığı birbirini zenginleştirdiği yeni bir kültür ve düşünce üretim platformu,  Çok dilli, çok inançlı, çok kültürlü Dersimi tekleştiren zihniyete karşı Türkiye de ve Avrupa da ortak bir mücadele zemini, Türkiye de ve Avrupa da belirlenecek temel konularda Dersim toplumunu temsil edecek saygın bir kurum olmak için yola çıktıklarını belirten konuşmacıların ardından söz alan dernek Başkanı Hüseyin Kalanç; Dernek olarak Dersim Meclisin Bu samimi çalışmalarından dolayı kutluyorum, sizleri de bugün Esenyurt Dersimliler derneğinde görmekten memnun olduğunu belirten Kalanç, Dersim coğrafyası için her Yapılan iyi ve Doğru işlerin yanında olacağız, destek vereceğiz bundan hiç kimsenin kuşkusu olasın Dersim Meclisinin bu çalışmalarından dolayı başarılar dilerim yanınızdayız diyerek devam eden Kalanç, soru cevap şeklinde devam eden ziyaret 20.30 da sona erdi

Yak ışıkları tanrım film bitti

İşçi oldu, köylü oldu, evlat oldu, kardeş oldu, deli deli oldu , damat oldu kısacası halk için oynadı, halktan oldu, bizden oldu… Ve hep öyle kalacak uğurlar olsun Tarık Akan, yıldızlar yoldaşın olsun…Başımız Sağolsun..!

tarık

Dersim halkı öğretmenlerine sahip çıktı

Dersim’de açığa alınan 504 eğitim emekçileri sabah erken saatlerde İl Mili Eğitim Müdürlüğü önünde oturma eylemi gerçekleştirdi.

Akşam saatlerinde ise Atatürk Mahallesi’nde bulunan İl Mili Eğitim Müdürlüğü önünde bir araç konvoyu yapan Dersimliler il merkezine gitti. Cumhuriyet Caddesi’nde bir araya gelen Dersimliler “AKP şaşırma sabrımızı taşırma” sloganı atarak eğitim emekçilerine sahip çıktı.

Burada bir konuşma yapan Egitim Sen Şube Başkanı Süleyman Güler kamuda hukuksuz bir şekilde ihraç edilen ve açığa alınan bütün eğitim emekçilerinin görevlerine ihade edilmesi geğrektiğini belirterek “Örgütlü mücadelemize yönelik bu haksız ve pervasız saldırı bütün sonuçlarıyla birlikte derhal durdurulmalıdır. Hükümetin eğitime yönelik bu darbesi sadece eğitim emekçilerinin değil öğretmeni, öğrencisi ve velisiyle tüm toplumu yakında ilgilendirmektedir. Ülkenin ve çocuklarımızın geleceğini karartmaya çalışan darbeci girişimlere karşı olan herkesi demokratik tepkisini göstermeye devam ediyoruz. Nerden ya da kimden gelirse gelsin örgütlü mücadelemizi hedef alan her türlü yasa dışı girişim ve saldırı karşısında hukuksal ve örgütlü mücadelemizden vazgeçmeyeceğimiz bilinmelidir. Tüm emek ve demokrasi güçlerinin her türlü baskıya rağmen siyasi iktidarlara değil halka hizmet eden emek demokrasi ve barış mücadelesinden asla geri adım atmayan eğitim emekçileri ile dayanışmaya çağırıyoruz.

Konuşmadan sonra bu eylemin her gün yapılacağı anons edildikten sonra Dersimliler caddeyi trafiğe kapatarak bir saat lik oturma eylemi yaptı.

12-13 Ağustos’ta Hozat Anadolu Halk Festivaline Çağrı

Dersim’de 12-13 Ağustos’ta Hozatta Yapılacak Olan Yozlaşmaya Karşı Anadolu Halk Festivali İçin Duyuru!

Festival kapsamında Dersim`in kültürünü anlatacak geçmişine ışık tutacak bir sergi hazırlamayı düşünüyoruz. mutfak araç-gereçleri, tarım aletleri, lekan(karda giyilen bir tür ayakkabı), leçike , eski fotoğraflar vs…. bize ulaştırmanızı istiyoruz. Kültümüzü gelecek olan misafirlerimize anlatmak istiyoruz. Geçmişten günümüze kültürümüzü yaşatmak için tüm Dersimlileri festivalimizi sahiplenmeye çağırıyoruz.

13987443_63739DERSİM FESTİVAL GÖNÜLLÜLERİ
12-13 Ağustos’ta Hozat’ta yapılacak Anadolu Halk Festivali’ne, Dersim merkez ve İlçelerinden gelmek isteyenler için araç kaldırılacaktır.

1387669